TAKE for GRANTED | Anlamı ve Kullanımı
Bu dersimizde “Take for granted” kalıbını inceleyeceğiz. Bu kalıp çok yaygın bir kalıp ve günlük hayatta, dizilerde, haberlerde hatta sunumlarda bile karşına sıkça çıkacak.
Konuyla ilgili PDF dosyasını indirmek için linke tıklayarak e-posta adresini bırakman yeterli. =)
Çok yaygın bir kalıp olmasına rağmen kalıbı oluşturan kelimelerden ne anlama geldiğini tahmin etmek zor olabilir.
To take for granted kalıbının anlamıyla başlayalım. Bu kalıp, kendisini oluşturan kelimelerin anlamlarından farklı. Kalıbın 3 önemli anlamı ve kullanımı var ve bu 3 kullanımı bildiğinde bu kalıbı doğru bir şekilde anlayıp kullanabileceksin.
3 kullanımı de öğrenelim ve sonra teker teker yakından inceleyelim.
- İlk kullanımda “Bir şeyi doğru veya gerçek kabul etmek” anlamına geliyor.
- İkinci kullanımda “Birinin veya bir şeyin kıymetini bilmemek” anlamına geliyor.
- Üçüncü kullanımda ise “Birinin ve bir şeyin aynı konumda hep aynı şekilde kalacağını beklemek.” anlamına geliyor.
İlk kullanımı inceleyerek başlayalım. Bir şeyi doğru veya gerçek kabul etmek.
Bu kalıp 1600’lü yıllarda ortaya çıktığında en çok bu anlamda kullanılıyormuş ve kalıbın en temel anlamı bu. Kalıbın bu kullanımdaki anlamı, bir şeyi sorgulamadan veya araştırmadan doğru kabul etmek.
Kalıp “take for granted” veya “take it for granted” şeklinde kullanılabiliyor. Bu ifadeyi “gerçek olarak almak” şeklinde düşünebilirsin. Yani bir şeyi araştırmadan gerçek olarak alıyoruz, gerçek olarak kabul ediyoruz.
Mesela, “A few centuries ago, people took it for granted that the earth was flat” ifadesi “Birkaç yüzyıl önce insanlar dünyanın düz olduğunu kabul ediyordu” gibi bir anlama geliyor.
- I took it for granted that he would pay, but I was wrong.
- Ödeyeceğini düşündüm ama yanılıyordum.
- He took it for granted that they would get engaged.
- Nişanlanacaklarını düşünüyordu.
Günümüzde bu anlam daha nadir kullanılıyor ama yine de bilmekte fayda var.
İkinci kullanım ve üçüncü kullanımsa günümüzde daha sık karşılaşacağın kullanımlardan. Birinin veya bir şeyin değerini bilmemek veya birinin ve bir şeyin aynı konumda sonsuza kadar aynı şekilde kalacakmış gibi davranmak. Bu kalıbın iki türü var.
Take (something) for granted ifadesi bir şeyin değerini bilmemek veya anlamamak demek.
Bu durumda “something” yerine “your house” “items”, hot water” gibi eşyaları belirten kelimeler gelir.
Take (someone) for granted ise birinin değerini bilmemek veya anlamamak demek.
Bu kalıpta da “someone” yerine “Me, her, your employees, your mother” gibi bir kişi veya kişiler gelir.
Mesela, “The company was taking him for granted.” “Şirket onun değerini bilmiyordu demek”. Burada “someone” yerine “him” geldi.
- You always take me for granted.
- Benim değerimi hiç anlamıyorsun.
Burada da “someone” yerine “me” geldi. Yine bu ifade “Her zaman aynı şekilde kalacağımı ve devam edeceğimi düşünüyorsun” anlamına da gelir.
- You take a lot of things in your life for granted.
- Hayatında birçok şeyin değerini bilmiyorsun.
Burada da “something” yani değeri bilinmeyen şey “a lot of things in your life” yani hayatındaki birçok şey.
- You take oxygen for granted.
- Oksijenin değerini bilmiyorsun.
Burada da “something” yerine “oxygen” yani “oksijen” geldi.
Özetle, bu kalıp 3 anlama gelebiliyor.
Take it for granted veya take for granted kalıbı bir şeyi araştırmadan veya düşünmeden doğru veya gerçek kabul etmek demek.
- He took it for granted that the earth is flat.
- Dünyanın düz olduğunu kabul etti/doğru olduğunu düşündü.
Take (someone) for granted kalıbı, birinin değerini bilmemek veya anlamamak demek. Bunu “birinin kıymet bilmemek” gibi de düşünebilirsin. Veya birinin her zaman aynı konumda, aynı şekilde kalacağını varsaymak demek.
Take (something) for granted ise bir şeyin değerini bilmemek veya anlamamak demek. Bunu da “bir şeyin kıymetini bilmemek” gibi düşünebilirsin. Alternatif olarak “bir şeyin hep aynı şekilde var olacağını düşünmek” demek.
Son olarak bu kalıbın değişik bir çeşidi daha var ve bunu da bilmen önemli.
“Taken for granted”
Take for granted, birinin kıymet bilmemesi anlamına geliyordu.
“Taken for granted” ise edilgen bir yapıda, yani kıymet bilmeyen kişi belli değil. Bu şekilde anlattığımda tam oturmamış olabilir o yüzden birkaç örnek üzerinden gidelim.
Mesela “Ceren’s manager takes her for granted” cümlesine bakalım. Bu cümle “Ceren’in müdürü kıymetini bilmiyor veya Ceren’in değerinin farkında değil.” demek. Burada değer bilmeyen kişi müdür, değeri bilinmeyen kişi de Ceren.
Peki “Ceren is taken for granted” dersem nasıl bir anlam olur?
Bu edilgen bir cümle yani değer bilmeyen kişi belli değil. Cümle “Ceren’in değeri bilinmiyor” demek.
İki örnek çiftine daha bakalım.
- They take these people for granted.
- Bu insanların değerini bilmiyorlar.
- These people are taken for granted.
- Bu insanların değeri bilinmiyor.
- You take me for granted here.
- Benim burada kıymetimi bilmiyorsun.
- I am taken for granted here.
- Benim burada kıymetim bilinmiyor.
Harika! Artık take for granted ve taken for granted kalıplarının anlamını biliyorsun. 🙂
Konuyla ilgili PDF dosyasını indirmek için linke tıklayarak e-posta adresini bırakman yeterli. =)
Yine çok akıcı gerçekten harika bir video olmuş teşekkürler.
Ne diyelim bu isin ustadi sizsiniz !Harika
Harika anlatim
Burak teacher is taken for granted at turkey
Burak teacher is taken for granted here
Emeğine ve yüreğine sağlık sana çok çok teşekkür ediyorum
Teşekkürler. Harika aciklamissiniz.