Out of this world: Bir şeyin ne kadar harika olduğunu belirtmenin farklı bir yolu
Bu videoda, bir şeyin ne kadar harika olduğunu belirtirken kullanabileceğin değişik bir kalıp inceleyeceğiz; Out of this world. Önce bu kalıbın nasıl kullanıldığına bakacağız ve daha sonra her günlük kalıp videosunda olduğu gibi gerçek hayattan örneklere bakacağız. Böylece videonun sonunda “out of this world” kalıbının nasıl kullanıldığını öğrenmiş olacaksın.
Konuyla ilgili PDF dosyasını indirmek için linke tıklayarak e-posta adresini bırakman yeterli. =)
“Out of this world” kalıbı aslında “dünya dışı” gibi bir anlama geliyor ve ilk etapta kulağına çok anlamlı gelmemiş olabilir. Ancak günlük hayatta sıkça kullanılan ve kendi anlamından çok da uzaklaşmayan bir mecaz kullanımı var; “bu dünyadan olamayacak kadar güzel” anlamı. Bu kalıp, bir şeyin ne kadar üstün, eşsiz, ya da beklenmedik şekilde harika olduğunu anlatmak için kullanılıyor.
Bir şey beklenenden çok daha iyi çıktığı zaman, ya da ne kadar güzel veya iyi olduğunu vurgulamak istediğin zaman, bu ifadeyi kullanabilirsin. Hemen nasıl kullanıldığını örnekler üzerinden inceleyelim ve ilk örneğimizle başlayalım.
Diyelim ki bir sergiye gittin ve sanatçının resimleri beklediğinden çok daha güzel çıktı. Bunu arkadaşına anlatırken “Resimleri inanılamayacak kadar güzeldi.” demek için, “Her paintings were out of this world.” diyebilirsin.
Ya da diyelim ki bir kafeye gittin ve harika bir kahve içiyorsun, içerken “Bu kahve inanılmaz iyi!” demek istiyorsan, bunu “This coffee is out of this world!” şeklinde belirtebilirsin.
Veya bir film izledin ve film hakkında “Film, inanılmayacak kadar iyiydi.” demek istiyorsun. Bunun için de yine bu kalıbı kullanarak “The film was out of this world!” diyebilirsin. Birkaç örneğe daha bakalım.
- The roller coaster was out of this world, I never expected it to be this fun!
- Heyecan treni inanılamayacak kadar iyiydi, hiç bu kadar eğlenceli olmasını beklemiyordum!
- I’m glad I went to that trip, the hotel was out of this world.
- O geziye gittiğim için çok mutluyum, otel inanılamayacak kadar iyiydi.
- Her desserts are out of this world, I don’t know what she puts in them.
- Onun tatlıları inanılamayacak kadar lezzetli, içine ne koyuyor bilmiyorum.
- Your speech was out of this world, you must have worked hard.
- Konuşman, inanılmaz iyiydi, çok çalışmış olmalısın.
- The restaurant was out of this world, they had all sorts of fish.
- Restoran inanılamayacak kadar iyiydi, her türden balıkları vardı.
Evet, artık “out of this world” kalıbını nerelerde kullanacağını ve anlamını tam olarak biliyorsun ve sen de artık bu kalıbı kullanmaya hazırsın!
Artık ”out of this world” kalıbını sayenizde biliyorum. Tüm emekleriniz için çok teşekkürler.
This website is out of this world. <3
Teşekkür ederim. Yardımcı olabildiğime sevindim 🙂
this man is out of this world. okey excellent
😀
This teacher is out of this world
😀
Bir mühendis olarak severek takip ediyorum. Teşekkürler
Rica ederim =)
40 yasinda bir çocuk doktoru olarak bu kadar harika bir anlatim gormedim uzatmadan net ve kisa, artik en cok takip ettigim kisisiniz tebrik ederim bu kadar basarili insanlarin olmasi beni gelecege karsı umutlandiriyor saygilarimla
40 yasinda bir çocuk doktoru olarak bu kadar harika bir anlatim gormedim uzatmadan net ve kisa, artik en cok takip ettigim kisisiniz tebrik ederim bu kadar basarili insanlarin olmasi beni gelecege karsı umutlandiriyor saygilarimla
Güzel sözleriniz için çok teşekkür ederim. Faydalanmanıza sevndim =)
Teşekkürler çok yardımcı oldun.