İngilizce’de Present Perfect Tense
Bu videoda İngilizce’de present perfect tense konusunu gösteriyorum. Önce present perfect tense’in nerelerde kullanıldığını gösteriyorum, daha sonra da present perfect tense ile simple past tense arasındaki farkları örneklerle gösteriyorum.
Bir sonraki videomda ise persent perfect tense ile soru sormayı ve cevaplamayı gösteriyorum. Videonun altından anlattıklarımın yazılı açıklamalarını bulabilirsin.
Bu konuyla bağlantılı olan “yet, already, just, already” gibi kelimeleri gösterdiğim videoyu izlemek için alttaki bağlantıya tıklayabilirsin
– İngilizce’de yet, already, recently, lately ve just (Present Perfect Tense)
İngilizce’de Present Perfect Tense
Present perfect tense İngilizce’de geçmişte olmuş olan fakat zamanı önemli olamyan olaylar için kullanılır. Present perfect tense, “Bu filmi daha önce izledim.” veya “Daha önce Londra’ya gittim.” gibi cümleler kurmak için kullanılıyor.
Cümle kurarken “have” veya “has” ile birlikte fiilin 3.halini kullanmalısın. Örneğin;
- I have seen this movie twice. (Bu filmi daha önce iki kere izledim.)
- We have never been to Germany (Hiç Almanya’ya gitmedik/Almanya’da bulunmadık)
- He has played football before. (Daha önce futbol oynadı.)
Burda “seen, been ve played” sırasıyla “see, be ve play” fiillerinin 3.hali. Dikkat etmen gereken bir diğer nokta ise “have ve has” kelimeleri.
Eğer özne “I, you, we, they” ise “have” kullanılmalı. Eğer özne “He, she, it” ise “has” kullanılmalı.
Kullanım Yerleri
Şimdi Present perfect tense’in kullanım yerlerine bakalım. Present Perfect tense geçmişte başlayıp hala devam eden olaylarda (I have played football for 3 years.), bitmesini beklediğin fakat hala bitmeyen durumlarda (The rain hasn’t stopped yet.) ve “Just, already, yet, never” gibi kelimelerin kullanıldığı durumlarda karşına çıkacak.
Geçmişte başlayıp devam eden olaylar
Present perfect tense, geçmişte başlayıp hala devam eden olaylarda kullanılır. Örneklere bakalım;
- Bu yıl bir filmi 2 kere izlediysen ve bunu söylemek istiyorsan, “I have seen this movie twice this year” demen gerekir.Burada present perfect tense kullanılır çünkü bu yıl filmi 3.kez izleme şansın var. Hala devam eden olay derken kastım bu. Belirttiğin zaman dilimi içinde durumun değişme ihtimali var.
- Eğer geçen sene deseydin simple past tense kullanarak,” I saw this movie twice last year.” demen gerekirdi çünkü bu sonucu değiştirme şansın yok. Geçen sene geçti.
- Eğer hiç zaman belirtmezsen yine “I have seen this movie twice” diyerek present perfect tense kullanmalısın çünkü hayatının sonuna kadar filmi 3.kez izleme şansın var. Durum devam ediyor.
- “Bu arabayı bu sene 2 kere kullandım” derken geçmişte başlayıp hala devam eden bir olaydan bahsediyorsun.Evet, arabayı 2 kere kullandın ama bu sene 3.kez kullanma ihtimalin de var. Durum devam ediyor. O yüzden “I have driven this car twice this year” demen lazım.
- Geçen sene demiş olsaydın, o sene artık geçtiği için “I drove this car twice last year” diyerek simple past tense kullanmalıydın.
- Eğer zaman belirtmezsen, otomatik olarak bahsettiğin süre “hayatın boyunca” olduğu için ve hayatın boyunca o arabayı 3.kez sürme ihtimalin olduğu için yine present perfect kullanarak “ I have driven this car twice” demen gerekirdi.
Bitmesini beklediğin fakat devam eden olaylar
Present perfectin kullanıldığı başka bir durum, bitmesini beklediğin fakat henüz bitmeyen eylemlerin dile getirilişi. Örneklere bakalım;
- Diyelim yağmurun bitmesini bekliyorsun ve arkadaşına yağmurun henüz bitmediğini söylemek istiyorsun.Bunun için, “The rain hasn’t stopped” demen lazım.
- Veya mustafanın işlerini halletmesini bekliyorsun fakat hala halledemedi.Arkadaşına, mustafa işlerini halletmedi derken, “Mustafa hasn’t finished his work.” demen gerekir.
- Diyelim oğlun yemeğini bitirmedi ve masadan kalkmak istiyor. Sen de ona “Hayır, yemeğini bitirmedin” demek istiyosun. Burada da aynı kural geçerli ve “No, you haven’t finished your food” demen lazım çünkü bitmesini beklediğin bir olay henüz bitmedi.
Present perfect tense ile Simple past tense arasındaki farklar
Evet şimdi present perfect ile past simple arasındaki farklara biraz daha derinden daha fazla örnek yaparak bakalım.Bu çok karışıtırılan bir durum. Genelde ne zaman hangisinin kullanılacağı zor ayırt edilir.
Eğer geçmişte belli bir zamanda bir şey yaptığını söylemek istersen, simple past tense kullanırsın.Örneğin;
- Dün film izledim, “I saw a movie yesterday.” demek. Dün bitti ve bu hareket hala devam etmiyor.Eğer “Bu filmi izledim” demek istersen, present perfect tense kullanarak “I have seen this movie” demen gerekirdi çünkü spesifik bir zaman belirtmedin ve bu filmi tekrar izleme şansın var.
- Geçen hafta denedim, “I tried last week demek”. Geçen hafta geçti o yüzden simple past tense kullanılır.
- “3 kere denedim” gibi bir şey söylemek isteseydin “I have tried 3 times” diyerek present perfect tense kullanmalıydın. Çünkü geçmişte bir zaman belirtmedin.“Geçen ay 3 kere denedim” demek isteseydin, geçmiş bir zaman belirttiğin için “I tried 3 times last month” diyerek simple past tense kullanmalıydın.
- “Geçen sene futbol oynadım.”, “I played football last year.” demek. Yine geçen sene geçtiği için simple past tense kullanılır.
- Ama eğer sepsifik bir zamandan bahsetmiyorsan ve sonucun değişme ihtimali varsa present perfect tense kullanılır. Mesela “Bu sene 3 kere futbol oynadım” demek isteseydin, “I have played football 3 times this year” demen gerekirdi. Çünkü sene bitmedi ve 4.kez oynama şansın var. Bu yüzde klasik “I have been to London.” örneğinde present perfect kullanılıyor. Zaman belirtmediğin için otomatik olarak belirttiğin süre “hayatın boyunca” oluyor.
- Hayatın boyunca da Londraya 3.kez gitme ihtimalin olduğu için “I have been to London” demen gerekiyor.
- Eğer yine geçen sene veya 3 sene önce gibi geçmiş olan bir zamanı belirtseydin, simple past tense kullanarak “I went to London last year” demen gerekirdi.
Evet present perfect tense ve present perfect tensi ile simple past tense arasındaki farklar bunlar. Bir sonraki videomda present perfect tense kullanarak soru sormayı ve cevaplamayı gösteriyorum.
Video yayınlandığında gerekli bağlantı bu yazıya eklenecektir.
Öncelikle çok teşekkür ederim. Sürekli ikisi arasındaki farkı kavramamakta ısrar ediyordum. Son noktayı sizin sayenizde koydum. 😀
Rica ederim =)
bende
gfjdsklsmcjgfureıeowpsodlkfjgureıwop
Fxsvhjkkkkhrrdggbyy
.dd
Eyvallah kardeşim çok faydalı oldu
Kslslslslsldmsöşsşs
Hocam
Present Perfect Tense Vs Present Perfect Continous
Bu konuyu ilk defa bi kadar iyi anladigimi ve kafamda soru isareti kalmadigini soylemeliyim. Cok tesekkurler
Rica ederim =)
Abi cok kotu yaa
Nasıl bir duygu insanlara olabildiğince çok bilgi vermek ?
Sence
Lslslslldkdkdlşsşslxmxmmdkelwşşsşdşd
rica ederim blader
herzaman buradayız tamam …
Çok teşekküt ederim. İlk dafa bu konuyu iyi anladım
Bisey degil
iyi anlatmış
at yalanını…. NAMIK KEMAL GERİSİNİ ARAŞTIR
İstersen daha iyisini sen yaz
Hep karıştırdığım,anlamakta zorlandığım zamanlardı,teşekkürler
Rica ederim =)
rica erme altına et üstüne otur bayram et ingilizceci
f
u
c
k
m
a
n
Ne alaka
Fuckman ne ya
Zeki
Msp oynayan varmı ben moviemelek74 istek atın
Gerçekten çok anlaşılır çok beğendim elinize aağlık😊
Present Perfect tense gibi Türkçede olmayan bir konuyu bu derece anlaşılır ve net anlattığınız için çok teşekkürler))
Merhaba bu değerli video için teşekkürler. Konu ile alakası yok ama aklıma takılan bir kelimeyi size sormak isterim müsadeniz olursa.
Cem was hit by a car. (Cem’e bir araba çarptı.) Bu örneği anladım fakat “Cem’e bir araba çarpacaktı son anda kurtuldu.” cümlesini ingilizceye bir türlü çeviremedim. Yardımcı olursanız minnettar olurum teşekkürler.
Merhaba,
Çarpacaktı, yapacaktım gibi durumlarda İngilizce’de “was going to” kullanılabilir. Örneğin;
I was going to go but I didn’t – Gidecektim ama gitmedim.
I was going to play but I got sick – Oynayacaktım ama hastalandım.
Bu durumda “Cem was going to get hit by a car but he escaped in the last moment.” diyebilirsin. Alternatif olarak “about to” da kullanabilirsin. “About to” cümleye “neredeyse” anlamı katar.
– Cem was about to get hit by a car.
Bu cümlede zaten son anda kurtuldu anlamı var.
“was going to” kalıbını biliyordum fakat işin içine “be” girdiğinde bazen karıştırabiliyorum, cevabınız çok açıklayıcı ve detaylı. Yanıtınız ve bu güzel site için çok teşekkürler. Allah razı olsun.
Rica ederim =)
Geçen gün size maillerinizin takipçisiyim diye mail aşmıştım. Hocam tekrar Merhaba..
Benim burda sorum şudur ;
Cem was hit by a car. (Cem’e bir araba çarptı.)
Hakanın dediği gibi çeviremedim ben bu çümleyi, şu şekilde olmazmı ;
Cem bir araba ile vurdu.
Cem bir araba ile vuruldu olur. Fakat Türkçe’de bu cümleyi daha çok “Cem’e bir araba çarptı” deriz. Aslında direk çeviri yaparsan bu cümle “Cem araba tarafından çarpıldı” gibi bir anlama geliyor.
Burada neden “was” kullanıldığını anlayamadım.
neden “a car was going to hit to cem” olmaz mı? bu ifade yanlış mı ?
konu anlatımın çok net, beğeniyorum🍀🍀🌸
aslında çeviride çevirirken de ‘Cem was hit by a car’ bu cümleyi (Cem’e bir araba çarptı) diye çıkıyor.
Bence gayet güzel ama videoda çok soğuktun. 😀
Tskler çok faydali
Faydalanmana secvindim =)
iyi geceler dilerim,
gerçekten yaptığın çalışmalar için çok ama çok teşekkürederim.
bilmiyorum edatlar ve zarflar hakkındada video hazırladın mı?hazırlarsan çok sevinirim.bir de cümle kuramıyorum tavsiyelerin nelerdir?
teşekkürler.
Teşekkürler Burak 10 yıldır hocalardan dinliyordum. Bir türlü zamanları kafamda oturtamıyordum. Hikayeni de okudum e mailden. Yaşayan biliyor ve öğretiyor 🙂
Yardımcı olabildiğime sevindim =)
Bu konuyu ilk defa bu kadar net anladım teşekkürler.
Rica ederim =)
Teşekkürler 10 senedir öğretim görüyorum bir faydası olmuyor sizin videolarınızı izleyince 10 senelik öğretmen gibi hissediyorum kendimi sayenizde İngilizceden geçtim çok teşekkür ederim
Rica ederim. Faydalanmana sevindim =)
Siteyi yeni keşfettim gerçekten çok akıcı, kolay ve öğretici bir anlatım emeğine sağlık arkadaşım
Beğenmene sevindim =)
Abi bu videoları indirmek için bir link de yollar mısın? her zaman erişim imkanım olmuyor da. Bazen tekrar etmem gerekiyor. teşekkürler
past perfect tense ile video çeker misin
5 aydır çözemediğim bu konuyu sayende gerçekten anladım. Emeğine sağlık
Yardımcı olabildiğime sevindim =)
gerçekten emeğinize sağlık , öz , net ve anlaşılır , harika çalışma 🙂
Hocam çok saolun Allah razı olsun. Sizin sayenizde ingilizcemizi en iyi şekilde geliştireceğimize inanıyorum. Tabi iş birazda bizde bitiyor. ingilizce işi biraz sabır işi.Öyle hemen küsmemeliyiz. azimle sabırla sizin de katkınızla inşallah bu iş olacak.tekrardan teşekkürler.
Merhaba bu yazı için çok teşekkür ederim…
Rica ederim, iyi çalışmalar =)
Allah razı olsun.İlk kez bu kadar net görebildim bu karmaşık konuyu.
Faydalanmana sevindim! =)
dıl cıkışlı degılım ama sizin sayenızde cok şey öğrenıyorum tesekkur ederim :))
Çok başarılı bir anlatım olmuş ve Youtube vidyonuzun sonundaki telkin sözleri bence pek çok kişiye çok doğru bir yönlendirme yapacaktır.
Emek harcadığınız için teşekkürler.
Herkese önereceğim herkese! İlk kez bu konu arasındaki farkı anladım siz mükemmelsiniz. 🙏
Yardımcı olabilidiğime sevindim =)
Burak kardeş güzel olmuş kısa ve öz 21 yıllık bir öğretmen olarak söylüyorum senden iyi öğretmen olur
Teşekkür ederim =)
Sizi tebrik ederim.Çok anlaçılır ve cok egiticiler! Ben cok arastırdım ama sizinkileri gibi kısa ve öz hiç bulamadım.Basarılarının devamını diliyorum.Sizin gibi gencler Turkiyeye cok lazım – bılgılı ve paylasımcı.Ayrıca turkçenıze de hayran kaldım!Keske diger tenslerın videoları da olsaydı – past perfect….
Kendinize iyi bakın!Anneniz ne kadar gururlansa azdır. Selamlar saygılar.Zeliha ablan
“Having collected her data in summer, Serap started writing her report in autumn”
cümlenin anlamını anlayabiliyorum sadece bu türde nasıl cümle kurabileceğimi öğrenmek istiyorum çünkü her koşulda ilk cümle present perfect ikincisi past cont ya da past olmuyo.. EĞER BU YORUMU GÖRÖRSEN EN KISA SÜREDE CEVAP ALMAYI ÜMİT EDİYORUM (MAİL OLURSA SÜPER OLUR).. çünkü hazırlık muafiyet sınavım 1 hafta sonra!!!!!!!!!!!!!
yani bu tür cümleleri kurma kuralları ve neye dikkat etme gerektiği konusunda bir info alabilirsem ÇOOK memnun olacağım..
Çok karıştırdıgım bir konuydu, çok teşekkür ederim☺️
İlk kez anladım😂😂😂
Çok teşekkürler
gerçekten benim için faydalı oldu. teşekkürler …
SÜPERRRR
Açıklamalarınızı okurken “haa demek ki buymuş” diyerek, yıllardır kafama takılan, ayağıma dolanan konularda adeta aydınlanma yaşıyorum. İngilizce gramerle sorunu olmayan ama iş konuşma kısmına geldiğinde kaçan biriyim. Videolardaki doğallığınıza bakınca bu da o kadar korkunç görünmüyor gözüme artık, sayenizde dilim çözülecek sanırım. 🙂 Emeğiniz için çok teşekkürler.
Rica ederim =) Yardımcı olabildiğime çok sevindim.
Hocam bilgi verdigiğin cok tşk ederim
Yeditepe b1 hazırlık öğrencisiyim bir çok hocadan daha açıklayıcı ve akıcı anlatıyorsun. Umarım bu kalitede videolarına devam edersin. Teşekkürler.
Rica ederim =)
yeteneklerden soz edilince ne kullanılır
Merhaba,
Çok teşekkürler anlatımlarınız için, yılların karışıklığını toparlama şansım oldu kafamda.
Fakat bir şeye takıldım, örneklerinizden biri:
“She has met him”
“Meet”burada görüşmek anlamındaysa sorun yok ama tanışmak anlamındaysa, bu kalıbı kullanmak yanlış olabilir mi, tanışmak tek seferlik bir eylem değil midir?
Örneklerin çok benzer, biraz daha farklı olsa iyi olur, yine teşekkürler.
Son derece açıklayıcı bir video hazırlamışsın
Burak teşekkür ederiz
Rica ederim =)
Konuları,sade,basit ve çok anlaşılır bir şekilde anlatıyorsunuz.Sizleri takip ediyorum. Bazı Grammer konuları işlenmemiş.Onları eklenirseniz sevinirim.Konuların pdf dosyaları ekleseniz çok iyi olur.Sizleere teşekkür eder.Başarılar dilerim.
Değişik ve güzel anlatim
have been had ve had been tensleride gelecek mi ?
Bu iki zamanı yıllaraca anlayamadım. Bu kadar kolay kimse anlatmamıştı. :))). Çok teşekkür ederim.
Rica ederim. Yardımcı olabildiğime sevindim =)
Hocam çok teşekkür ederim bu makale/video ve diğerleri için.. Naçizane bir tavsiyem olacakİ Sitenin tasarımını sakın değiştirmeyin ilerde, en azından yakın gelecekte.. çok sade, insanı yormayan,olması gerektiği kadar herşey.. tebrik ediyorum sizi.. emeklerinizin karşılığını maddi anlamda da fazlasıyla alırsınız umarım.. selamlar..
Teşekkür ederim. Değişmesi halinde de yine bu özellikleri mutlaka dikkate alacağım =)
Merhaba. Mesela diyelim henüz olmuş bir olaydan bahsediyoruz; Pardon, uyuyakalmışım. (Daha demin uyuyakalmışım ancak şimdi uyandım) derken Simple Past Tense (Sorry, I fell asleep.) kullanacağız değil mi?
Çok net açıklamısşsınız.
Teşekkürler!
Ben hazırlık okuyorum ve yarınki sınav için ipçuları edindim, sizi her zaman izliyorum çok teşekkür ederim🤗
Burak abi sana ne kadar teşekkür etsem az şuan hali hazırda kursa gitmekteyim ama senin anlatımından sonra gerçekten anlayabildim diyebiliyorum.Çok teşekkürler devam 🙂
Rica ederim. Faydalanmana sevindim 🙂
burak abi enin sayende artık ikisini karıştırmıyorum seni seviyorum =)
Yardımcı olabildiğime sevindim 🙂
☺️
Tebrik ederim bir cok hocadan daha anlasilir anlatmissiniz Turkce orneklerle. Gercekten bravo
Tamam ama başkalarına söylemiyoruz sınavda çıkıcak :/
bu güzel konu anlatımı için teşekkürler. present past tense de her zaman geçen yıl gibi zaman ifadesi mi kullanmalıyız
Şurup içmek eylemini present perfect tense le resimlemem lazım kafam çok karıştı napacağım???
Abi her konu anlatım videosunda kapatıp gidiyordum. Sen çok güzel anlattığın için tekrar tekrar dinleyesim geliyor. Abi bide çok yakışıklısın 🔥
it is most beatiful video
it is most beatiful video
Normalde böyle şeylere yorum yapmam. Ama tebrik ediyorum ilkkez bu kadar iyi anladim bu farki..
Konuyu net olarak anladım teşekkür ederim.
Gercekten çok açiklayici emeginize teşekkürlerrr
I haven’t seen ile I haven’t saw arasındaki fark nedir ?
“I haven’t saw” hatalı oluyor çünkü “saw”, “see” fiilinin ikinci hali. Burada üçüncü hali kullanılarak “I haven’t seen” denmeli.
çok yararlı bir konu anlatımı teşekkürler. instagram veya facebook kullanıyomusun ?
yazılı öncesi çok iyi oldu çok saol
çok iyi!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!1
Hocam, fillerin 3 cu halleri videon yokmu? Bulamiyorum.
Videolar çok güzel,emeğinize sağlık…
Daha iyi anlatılamazdı, biliyorum ama bir yerlerde eksik var dediğim her şeyi sitenizde hallettim. Geriye tek kalan konuşup pratik yapmak kalıyor. Harikasınız.
hocam
how sad! George (dream) ………. of going to California before he died, but he didn’t make it. He (see, never) …….. the ocean.
hocam ilk boşlugu cevap anahtarında ”dreamed” ikinci boşlugu ”never saw” olarak vermişler.
has dreamed /has never seen olması gerekmez mi?
teşekkür ederim
Merhaba Eda. Buradaki kilit nokta “He didn’t make it” kısmı. Bu kısımdan George’un vefat ettiği anlaşılıyor. Vefat ettiği için de yapmak istediği her şey geçmişte kaldı. Bu nedenle de simple past tense (Dreamed, never saw) kullanılıyor. Artık bu eylemleri yapma şansı yok.
George yaşıyor olsaydı “He has dreamed of going to California” ve “He has never seen the ocean” diyebilirdin 🙂
Burak bey konu anlatımınız çok iyi, takıldığım tüm konuları mutlaka sizin videolarınız dan izleyerek pekiştiriyorum.
Teşekkür ederim.
Rica ederim! 🙂
Hocam
Present Perfect Vs Present Perfect Continuous
Anlatabilirmisiniz?
İkisi bende çok karışıyor.
Merhabalar burak bey gramer konularının üstüne dahada yoğunlaşabilirmisiniz acaba mesela 12 tense in hepsini işlemediniz . Sizden ricam simple ve continuous tense ler değilde daha çok perfect ve perfect continuous tenslere önem verirmisiniz ?
On numara beş yıldız anlatım. Herkesin anlayabileceği şekilde böyle basit anlatmak süper. Herkesin yapabileceği şey değil. Perfect tense anlamadığım için bana itici geliyordu. Ama şimdi çözdüm. Harikasınız. 👍👏
Harikasın!
Üniversitede hazırlık okuyorum. Kaçırdığım ya da eksik kaldığım konuları buradan rahatlıkla tamamlayabiliyorum. Emeğinize sağlık. Keşke bu kanaldan lise yıllarında haberim olsaymış, şimdi ise herkese öneriyorum. Harikasınız 🙂
bin yıldır anlayamadığım konuyu 5 dk da nasıl anlattın ya
öncelikle tebrik ederim. artık daha nasıl anlatılabilir ki!.
en sevmediğim; present perfekt:-((
Hedef yökdil olunca bunlar önemli oluyor. bir de kelimeleri hazfızada tutmanın bir yolu olsa…
Mükemmel
Yıl olmuş 2020 veee ben seni şuan keşfettim …
2020’nin getirmiş olduğu en iyi şeysin 🙂
Thanks for everything 🙂
Muhteşem bir anlatım gerçekten çok iyi anladım çok çok teşekkürler ☀️
anladım gibiyinede sağ ol
anladım gibi yinede sağ ol
7. satırdaki “persent” düzeltilirse bu özenli çalışma için güzel olur.
Mükemmel çalışmada bir harf yer değiştirmesi bile dikkat çekiyor
mükemmel
Abi saol adamsın
Bişey anlamadim
Gerçekten elinize emeğineze sağlık harikasınız bu bilgiler nerdeyse bizler için altın değerinde tekrardan teşekkür ederim
Çol teşekkür ederim
Emeğinize sağlık
Sonsuz teşekkürler…
Bir yerde kafam karıştı. Neden ‘I have been to London’ yerine ‘I have been in London’ demiyoruz?
Süper bir anlatım, teşekkürler
Burak Bey, öncelikle anlatım gayet güzeldi. Konuların farklarını gayet iyi açıkladınız. Present Perfect’in kullanımını açıklarken experience olayına dolaylı temas ettiniz. Bir de bizim bir hocamız, İngilizce’de düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri diye bir ifadeden ziyade past ve past participle durumları vardır demişti. Acaba buna da temas etseydiniz nasıl olurdu?
Teşekkür eder kolaylıklar dilerim.
lütfen present perfect continuous tense anlatınız ve present perfect ile present perfect continuous tense arasında ki farkı anlatın. Lütfen, lütfen, lütfen.
Abi ben never ve ever ın nerde kulanıldığını anlamadım yardımcı olurmusun?
Duzenli emailer icin cok tesekkurler!!ingilizce konusundaki sorunlarima noktasal tespitler ve takibiniz icin cok sansliyim sizin kanalinizi kesfettigim icin tekrar tesekkurler 🙂
Thank for that